Ülkemizde alacaklı borçlu kişi arasındaki ilişkileri resmi olarak belirleyen kurallar bütünü İcra Hukuku olarak bilinir. Borçlu olan kişi bu süreçte ödemesi gereken borcu zamanda ödeyemezse yapılması gereken yaptırımlar kanunla bellidir. Alacaklı bu durumda ne yapması gerektiğini bilebilir. Yani alacaklının hakları borcun ödenmemesi durumunda belirlenmiştir. İcra takibi bu süreçte devreye girer ve gerekli yaptırımlar yapılarak borçlu kişinin borcunu ödemesi sağlanır. İcra Hukuku kapsamında üç terim önemlidir;
Alacaklı: Bir borç durumundan ortaya çıkan ve borçlunun borcunu ödemesi gereken kişidir.
Borçlu: Bir alacaklıya ortaya çıkan borcu ödemekle yükümlü olan kişi
Borç: Bir alacaklının borçlu olan kişiden temin edeceği bedele borç denmektedir.
Bir borçlu ödemekle yükümlü olmadığı borcunu belirtilen zamanlarda ödemediyse duruma devlet el koyar. Bu süreçte alacaklı borcunu devlet yaptırımıyla mahkeme yoluyla alabilir. Tabii bu süreçte bazı kanunlar uygulanır ve borcun belirlenmesi gerekir.
İcra Hukuku kapsamında açılan davaların türleri şöyledir;
Ödeme Emrine İtiraz: Bir ödeme emri çıkması durumunda İcra Daireleri ödeme tebliğ edildikten sonra yedi gün içinde itiraz almaktadır. Borçlu yurt içinde yer alan adresini belirterek itiraz edebilir.
İmzaya İtiraz: Alacaklı bir senet üzerinden icra takibi yaptıracaksa borçlu senet altındaki imzanın kendisinin olmaması durumunda itiraz edebilir. Bu itiraz sürecinde imzanın borçluya ait olup olmadığı tespit edilir.
Borca Yapılan İtiraz: Borçlu söz konusu borca de itiraz edebilir. İmza dışında bir itirazınız olması durumunda bora yapılan itiraz davalarının konusu olmaktadır.
İtiraz İptali Davası: Bir davada ödeme emrine itiraz yapıldığında alacaklı da borçlunun yaptığı itirazın iptal edilmesine yönelik dava açabilir. Borçlunun itirazı alacaklıya resmi olarak tebliğ edildiği zamandan itibaren 1 yıl içinde itiraz iptali davası için başvuru yapılmalıdır.